DEDEMIN YASANTISI
- Ayrıntılar
- Kategori: anilar
- Pazartesi, 13 Ekim 2014 17:20 tarihinde yayınlandı.
- Super User tarafından yazıldı.
- Gösterim: 4591
DEDEMIN YASANTISI
DEDEMIN YASANTISI
Kara saban ile tarla sürer, hızarla odun keser; köyden ilçeye yürüyerek iner sırtında heybeyle azık taşır, ekmeğini taştan çıkartırmış.
Her çocuk ciftci veya çoban doğar, oyuncak nedir bilmeden büyür; biraz şansı varsa okula gönderilir; biraz şansı varsa kalemi, silgisi, öğretmeni olur; biraz şansı varsa kabuğunu kırıp memur olurmuş.
Dedem ilceye tirpan bicmeye yol yürüyerek yayan gidermiş. Gittiği yerde bir evin ahırında is bitinceye kadar yatıp kalkmış. Gözleri dolmuş, aklı durmuş, kanı donmuş, nefesi kesilmiş ama olmuş bunlar yine de isyan etmemis Allaha sükürler olsun demis.
Yaşanmış bu olaylar…
Askere giden, gurbete giden, hatta uzağa gerek yok evden tarlaya, , kasabaya, gidenden bile haber almak cok zormus.
Hayatın geceleri karanlık,gündüzleri de tarlalarda gecermis
Elektrik yok, yol yok, ulaşım yok, Telefon denen alet yok, üretmek yok.
Habire tükenen bir hayat.
Doktor da yok. Hastalık dediğin üç beş otla tedavi edilebilir bir şey ya da en fazla Fettahin Aliye görünürsün ilac olarak sicak corba veya cay ic iyi olursun diyecek bunu uyguluyacaksin .
İletişim nedir, tatil nedir, , sıcak yemek nedir, para nedir bilmezlermiş.
Tuzu, şekeri, tarladan cikan üç beş ölcek ekin hasadıni satip alirlarmis .
Araba nedir, haberleri yokmuş. Modern tarım, otomatik çamaşır/bulaşık yıkayan makineler, biçerdöverler, uçak vs. hiç bilmezlermiş.
Savaşlar başlar biter, işgaller başlar biter; insanlar doğar, yaşar, ölür; hükümet değişir, darbeler olur, dünya değişir ama kimsenin hemen haberi olmazmış.
TV nedir görmeden, radyo nedir bilmeden büyümüş ömürleri yoklukla tükenen bir kuşak kısaca